Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Yunan güvenlik güçleri tarafından şiddet gören sığınmacılardan vekalet aldıklarını belirterek,
Edirne Barosunda meslekte 40, 50 ve 60’ncı yılını doldurmuş avukatlara yönelik şilt takdim törenine katılan Feyzioğlu, öncesinde, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye’nin yıllardır milyonlarca sığınmacıya ev sahipliğini yaptığını söyledi.
Sığınmacılarla ilgili konularda Avrupa Birliğinin sorumluluklarını yerine getirmediğini dile getiren Feyzioğlu, Edirne üzerinden Avrupa’ya geçmeye çalışan sığınmacıların da Yunan güvelik güçleri tarafından şiddete gördüğünü ifade etti.
”YUNANİSTAN İNSAN HAKLARINI İHLAL EDİYOR”
Yunan güvenlik güçleri tarafından şiddet gören sığınmacılardan vekalet aldıklarını ve durumu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşıyacaklarını aktaran Feyzioğlu, “Yunan güçleri tarafından işkence edilmiş, vurulmuş, çifteyle vurulmuş, kaynar suyla haşlanmış, asitlenmiş, biber gazı kapsülüyle kafası parçalanmış insanların muvafakatnamelerini alıyoruz. Yunanistan’ı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşıyoruz. Bu yaptığı insan hakları ihlalleri, orantısız güç kullanımı, görevi kötüye kullanma sebepleriyle.” diye konuştu.
Türkiye’nin sığınmacı konusunda yalnız bırakıldığını ve haksız ithamlarla suçlandığını vurgulayan Feyzioğlu, şunları kaydetti:
“Sırtında çifte yaraları olanlar var. Gaz kapsülüyle vurulan sığınmacılar var. Ondan sonra dünya basınında bunların hiçbirine yer yok. Ama Türkiye’den birilerinin yazdığı uydurma laflarla bir takım sosyal medya uygulamalarıyla Türkiye Devleti’ni manşetten suçlayan bir yabancı basın. Maalesef bu insanlara içeriden de malzeme veriliyor ve Yunanistan’ı aklama çabası. Türkiye, Avrupa Birliğinden bir lütuf beklemiyor, görevini yapmasını, sorumluluğunu yerine getirmesini bekliyor. 2 milyon mülteci varken, taahhüt edilen rakamın daha yarısı gelmedi. Biz para peşinde değiliz. Hem bütün yükü biz üstlenelim hem güneyimizden 2 milyonluk yeni bir baskı altında bırakılalım hem de ondan sonra Avrupa Birliği kendi rahatında ne varsa yoksa Türkiye çeksin. Artık buna Türkiye’nin tahammülü kalmadı.”