Koronavirüs salgınına karşı şu ana kadar gelen verilere göre hastalığın yavaşlamasını sağlayan Çin’de Koronavirüs Mücadele Kurulu’nda yer alan ve daha önce SARS, kuş gribi, domuz gribi salgınlarında da önemli başarılar elde eden Li Lanjuan “Türk halkı 3 hafta evden çıkmasın” diye seslendi.
Koronavirüsün Vuhan kentinde görülmesinin ardından kentin kapatılması, zorunlu sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi için Çin hükümetine ilk raporu sunan Koronavirüs Mücadele Kurulu üyesi Prof. Li Lanjuan, iki ayrı virüs salgını esnasında da ülkesindeki mücadelenin başındaki isimler arasındaydı. SARS’ı durduran akademisyen olarak dünyada tanınan Prof. Lanjuan hem diğer salgınlarda öğrenilenleri hem de Çin’in virüsle nasıl mücadele ettiğini Akşam gazetesine anlattı.
Lanjuan, şunları söyledi: “2003 SARS salgını Zhejiang Eyaleti’nde ilk kez görüldüğünde bununla mücadele eden ekipteydim. Kısa zaman içinde iki farklı ekiple bir yandan hastaları iyileştirmeye diğer yandan hastalığın karakteristik belirtileriyle hangi insanlarda yüksek tesir gösterdiğini araştırmaya başladık. Alınacak en büyük önlemin bu süreçte evde kalmak olduğunu ilk kez o zaman resmi raporlarıma yazdım. 2013’te kuş gribi salgınında Yangtze Deltası’nın izole edilmesine dair rapor hazırladım. Çin hükümeti bu raporu hızla hayata geçirdi. Hastalığın kaynağına yani hayvan pazarlarına ulaştığımızda hükümet tüm hayvan pazarlarını da kapattı. Böylece salgını durdurduk. Koronavirüs salgını çıktığında daha önceki deneyimlerimiz hiç tartışmasız alınacak ilk önlemin evde kalmanın zorunlu hale getirilmesi olduğunu göstermişti bizlere.
Hükümet de bu önlemin deneyimle farkında olduğu için hızla sonuca ulaşabildik. Bugün artık salgını Çin’de büyük ölçüde durdurmayı başardık. Türk halkına sesleniyorum; Salgının durması için evde kalmak çok önemli. Siz de bu 3 hafta evden çıkmayın. Virüs salgını yükselme eğilimine girmişse salgının vurduğu kentler ve büyükşehirlerde gerekirse sokağa çıkma yasağı da dahil herkesin 3 hafta evinde kalması sağlanmalı.
Sağlık mücadelesinde de en büyük öncelik tanı kitleriyle olabildiğince çok sayıda test yapılması ve vakaların kontrol altına alınması. Sonuçların hızla hem ulusal pandemi merkezlerine hem de Dünya Sağlık Örgütü’ne ulaştırılması gerekli.
Mevcut yeni vakaların tamamı yurt dışından gelenlerde ortaya çıkıyor. Çin’de ikinci geniş ölçekli koronavirüs salgını yaşanma olasılığı bizleri endişelendiriyor. Hastalığın belirtilerinin görüldüğü ancak resmi olarak tanı konmadığı insanların hızla belirlenmesi lazım nitekim bu insanlar da salgını yeniden canlandırabilir.”