AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz,
AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin güçlü sağlık sistemiyle, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgına karşı verdiği mücadelede önemli fırsatlar sağladığını belirtti.
Yılmaz, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin Kovid-19’la mücadelesini ve alınan tedbirleri anlattı.
“Türkiye, güçlü sağlık sistemiyle, kontrol edilemeyen boyutlara ulaşan Kovid-19 salgının yayılmasına karşı mücadelesinde etkili önlemler ve fırsatlar
sağladı.” ifadesini kullanan Yılmaz, bu durumun, diğer ülkelerle kıyaslandığında, düşük vaka sayısı ve tüm dünyayı etkileyen ölümcül virüsün daha fazla yayılmasının engellenmesiyle sonuçlandığını belirtti.
Yılmaz, Kovid-19 salgınının ortaya çıkmasını takiben, 10 Ocak’ta Sağlık Bakanlığı tarafından kurulan Koronavirüs Bilim Kurulu’nun olağanüstü çalışmalar gerçekleştirdiğini vurgulayarak, bunun yanı sıra, Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) mart ortasında Kovid-19’u pandemi ilan etmesinden önce illerdeki süreç yönetim koordinasyonunun, başarılı sonucun ortaya çıkmasının en önemli sebeplerinden biri olduğuna dikkati çekti.
Cevdet Yılmaz, böylelikle, bütün illerde, İçişleri Bakanlığı, valilikler, belediye başkanlarının temsilcileri, şehirler ve hastanelerin yönetiminden sorumlu kişilerin idaresinde, “İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu” ve “İl Pandemi Kurulu” başlıklı geniş kapsamlı yönetim ve karar alma mekanizmasının kurulduğunu hatırlattı.
Pandemi sırasında, bu iki kurulun çalışmasının, vatandaşları en doğru şekilde bilgilendirme, tedbirleri tam olarak uygulama ve ortaya çıkan şikayetleri gidermede hayati rol oynadığının altını çizen Yılmaz, öte yandan, devlet koordinasyonunda gerekli yardım ve desteğin etkin ve verimli şekilde sağlanması ile vatandaşların hizmetlere kesintisiz erişiminde oldukça önemli olduğunu kaydetti.
“KOVİD-19’UN YAYILMASINI ÖNLEMEK İÇİN GEREKLİ TÜM TEDBİRLER ALINDI”
Yılmaz, bu süreçte, farklı siyasi görüşlere rağmen, önemli sayıda belediyenin, hükümetin ve il kurullarının talimatları doğrultusunda Kovid-19’un yayılmasını önlemek için gerekli tüm tedbirleri aldığına işaret ederek, şunları kaydetti:
“Belediyeler, şehirlerdeki hijyeni titizlikle sağladı. Pandeminin etkilerini en aza indirmek için ihtiyaç sahibi kişilere kapsamlı yardımlarda bulundu. Parti iştiraklerine bakılmaksızın, esnafların ödemelerinde ve dükkan kira ödemelerinde kolaylaştırıcı yardımlar yaptı. Belediyeler, pandeminin her türlü yansımasını hesaplıyor. Vatandaşlarımıza, psikososyal destek dahil geniş yelpazede hizmetler sunuyor. Aynı zamanda bu sürecin en önemli aktörleri olan sağlık çalışanlarının koşullarını en iyi standartlara yükseltmek için çalışıyor.”
“BU SÜREÇTE BELEDİYELERİN YASAL YETKİSİ SINIRLANDIRILMADI”
Yılmaz, bazı ülkelerde belediyelerin gücünün kısıtlanmasının aksine, Türkiye’de belediyelerin yasal yetkisinin, salgın nedeniyle getirilen sert önlemler kapsamında sınırlandırılmadığına da dikkati çekti.
Öte yandan, devlet bütçesinden belediyelere aktarılan payın artırıldığını vurgulayan Yılmaz, hangi siyasi partiye bağlı olduğu ayırt edilmeksizin, tüm belediyelerin, daha sıkı çalışması ve sürece katılması yönünde teşvik edildiğini dile getirdi.
Yılmaz, “Belediyelerin siyasi kimliklerinin bir kenara bırakıldığı ve her siyasi partiden belediyenin devlet koordinasyonunda süreç yönetimine dahil olduğu böyle bir dönemde, ne yazık ki bazı CHP’li belediyelerin bu koordinasyonun gerekliliklerine uyum sağlamadığı gözlemlendi.” ifadesini kullandı.
“BU DÖNEMDE İHTİYACIMIZ OLAN, DAHA FAZLA SOSYAL DAYANIŞMA DAHA AZ SİYASİ ŞOV”
Pandemiye karşı verilen mücadelede, koordinasyon eksikliğinin, alınan önlemlerin uygulanmasında önemli eksiklik yaratacağı, pandemiden etkilenen vatandaşlara yardımların ulaştırılması faaliyetlerini verimsiz etkileyeceği ve sorunlara yol açacağının aşikar olduğunu belirten Yılmaz, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu bağlamda, herhangi bir belediyenin devlet koordinasyonunda yürütülen süreç yönetimi içerisindeki yardım faaliyetleri engellenmedi. Ancak, ‘İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu” ve “İl Pandemi Kurulları’ çerçevesinde, bütün çalışmalar birleşik koordinasyon merkezi aracılığıyla gerçekleştirilir. Bu bağlamda, organizasyonsuzluğu ve yardım dağıtımında tekrar kaynaklı oluşan eksiklikleri ortadan kaldırmak önemli. Ne yazık ki, tamamı ya da büyük çoğunluğu değil, bazı CHP’li belediyeler koordinasyonsuz faaliyetlerin olumsuz sonuçları göz önünde alındığında uyarılmak zorunda kaldı.”
Bu zor zamanda, diğer ülkeler gibi, belediyelerin yasal ve kurumsal çerçeveyi ihlal etmesi ve hayati önem taşıyan bir aşama olan koordinasyon içinde hareket etme sürecini sabotaj etmesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Bu insani anda ihtiyacımız olan, daha fazla sosyal dayanışma daha az siyasi şov.” ifadesini kullandı.