Avrupa basınından itiraf: AB sınırında insanlık öldü

İngiliz Financial Times gazetesi, AB’nin sığınmacılar konusunda acil toplantıya hazırlanmasını başlıkta verdiği haberinde, Avrupalı diplomatların, Birliğin Suriye konusunda etki gücünün bulunmadığına dikkat çektiklerini vurguladı.

Adı verilmeyen bir AB yetkilisine dayandırılan haberde, AB’nin yapılacak toplantıda hem Suriye hem de sığınmacı krizi konusunda, üye ülkelerin “bireysel sapmalarını önleyecek” ortak bir tutum belirlemeyi amaçladığı kaydedildi.

Haberde, AB’nin Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye’ye insani yardımı artırmayı da gündemine alacağı aktarıldı.

The Times gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AB’yi sığınmacılar konusunda desteğini artırması için defalarca uyardığını belirttiği haberinde, Türkiye’nin Suriye’den gelen 3 milyon 600 bin sığınmacıya ilave olarak Afrika, Asya ve Orta Doğu’dan gelen çok sayıda sığınmacıya da ev sahipliği yaptığını vurguladı.

Daily Mail gazetesi, konuyla ilgili haberinde Yunanistan’da yerel halkın ülke topraklarına ulaşan sığınmacılara karşı harekete geçmesine yer verdi.

Haberde, Midilli Adası’na ulaşan 50 kadar sığınmacının yerel halk tarafından karaya çıkmasının engellendiği ifade edildi. Yerel halkın, Birleşmiş Milletler (BM) temsilcisiyle gazetecilere de hakaretler savurarak saldırdığı aktarıldı.

Öte yandan halkın, bazı gazetecilerin kameralarını da alıp suya attığı kaydedildi.

”HER ŞEY SİL BAŞTAN BAŞLAYABİLİR”

Frankfurter Allgemeine gazetesi, binlerce düzensiz göçmenin Türk-Yunan sınırında bulunduğunu belirterek, Yunanistan’ın bu göçmenleri durdurmak amacıyla göz yaşartıcı gaz kullandığını ve savaş gemilerinin de denizlerde kontrole başladığını aktardı.

Tagesspiegel gazetesi, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in AB ülkeleri Başbakanları ve devlet başkanlarıyla çok sayıda telefon görüşmesi yaptığını ve 2015’teki durumun tekrar yaşanmaması için çaba sarf etmeleri gerektiğini belirttiğini vurguladı.

Haberde, AB’nin göçmen krizi konusunda 2015’ten bu yana herhangi bir ilerleme kaydetmediği ve AB’nin eşit dağılım konusunda anlaşamadığı hatta Polonya ve Macaristan’ın tek bir mülteci dahi istemediğine dikkat çekildi. Haberde, çok sayıda mültecinin Avrupa’ya gelmesi durumunda her şeyin sil baştan yeniden başlayabileceği bildirildi.

”AB SINIRINDA İNSANLIK BATIYOR”

Frankfurter Rundschau gazetesinde yer alan “AB’nin kirli savaşı” başlıklı yorumda ise, birliğin tüm sorunlarının kökeninde mülteci politikalarını insani standartlara göre düzenlemeyi becerememesinin ve istememesinin yattığı acımasızca gözler önüne serildiği belirtildi.

Avrupa’yı hedefleyen mültecilere Yunan hükumetinin biber gazıyla cevap verdiğine işaret edilerek, şunlar kaydedildi:

“AB, Frontex’e takviye gönderiyor. Ege’de maskeli kişilerin, bir mülteci teknesinin motorunu imha ettiği haberleri veriliyor. Gelecek sahibi olmak dışında hiçbir şey istemeyen silahsız insanlara karşı yürütülen ama adı konmamış, kirli bir savaşa dair gelen haberler bunlar. Gerçekleşen tek dehşet senaryosu ise şu; AB’nin sınırlarında insanlık batıyor.” 

Welt gazetesindeki haberde, AB’nin Türkiye’nin sınırlarını mültecilere açmasına hazırlıksız yakalandığı kaydedildi.

Haberde, Hristiyan Demokratlar’ın Avrupa Parlamentosu Üyesi Manfred Weber’in ”AB ülkeleri, uzun süre tartıştı. Şimdi İçişleri Bakanları toplantısında somut sonuç çıkmalı.” değerlendirmesine yer verdi.

Ayrıca Yunanistan’a illegal giren bazı Afganlılara 3,5 yıl hapis cezası verildiği de ifade edildi. 

”YUNANLAR ÜSTÜMÜZDEKİLERİ ÇALIP BİZİ TÜRKİYE’YE GÖNDERİYORLAR” 

İspanyol gazeteleri, düzensiz göçmenlerin soğuk hava ve çok zor insani şartlar altında sınırı geçme mücadelesi verdiğini ve Yunan polisinin onları durdurmak için göz yaşartıcı gaz kullandığını yazdı. 

El Mundo gazetesi, “Yunanistan, Türk sınırında toplanan düzensiz göçmenlere karşı tekrardan güç kullanmaya başladı” başlığıyla verdiği haberde, Yunan çevik kuvvetlerinin binlerce göçmeni sınırın diğer tarafında tutabilmek için göz yaşartıcı gaz ve ses bombası kullandığını yazdı.

El Pais gazetesi, sınırda bekleyen düzensiz göçmenlerle yaptığı röportajları yayımladı. 

“Yunanistan polisi, üzerimizde ne varsa çalıp bizi Türkiye’ye geri gönderiyor” başlığında verilen haberde, sınırda bekleyen “Mesud Haydari” adlı bir Afgan vatandaşının “Sınırın diğer tarafına geçtiğimizde, Yunan polisi bizi durdurdu. Üzerimizde ne varsa para, telefon… her şeyi çaldı. Pantolonu ters düz etti ve Türkiye’ye geri gönderdi.” şeklindeki ifadelerine yer verildi.

”TÜRKİYE’YE VERİLEN SÖZLER TUTULMADI”

Fransız L’Opinion gazetesinin haberinde, Mart 2016’da Türkiye ile AB arasında varılan anlaşma gereği, AB’nin Türkiye’ye ödemesi gereken 6 milyar avrodan sadece 2,7 milyar avronun ödendiği belirtildi. 

Haberde, AB’nin vize serbesti konusunda verdiği sözü de yerine getirmediği vurgulandı.

Yaklaşık 3,7 milyon Suriyeli mülteciyi ağırlayan Türkiye’nin Suriye’den yeni bir göç dalgasını kaldıramayacağı ifade edilen haberde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Avrupalılara baskı uygulamak için” düzensiz göçmenleri Avrupa’ya gitmesine izin verdiği belirtildi.

Haberde, Türkiye’deki düzensiz göçmenlerin Avrupa’ya gelmesi Avrupalılar için bir “kabus” olduğun altı çizildi.