İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun…
AK Parti döneminin önemli bürokratlarıyla çalışmak istemesi…
Takdire şayan bir tutumdur. Partizanlıktan uzak duran ve liyakate önem veren bir yaklaşımdır.
*
Fakat İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne “genel sekreter” olarak atadığı Can Akın Çağlar, bu kapsama girmez, giremez.
*
Çünkü Can Akın Çağlar, bundan sekiz sene önce Ziraat Bankası Genel Müdürü iken…
CHP’nin önde gelen isimleri tarafından…
“Tarihin en büyük batık kredisi veren adam” diye nitelendirilmişti.
Özellikle CHP’li Aykut Erdoğdu’nun haftalarca süren yaylım ateşi, hepimizin hafızalarındadır.
*
CHP’nin sekiz sene evvel “en büyük batakçı” ilan ettiği bir bürokratı…
CHP’li belediyenin “ikinci adam” koltuğuna oturtması…
Olacak şey değildir.
*
Cepheleşmiş Türkiye’de alınan bir karar, genellikle bir kesimin tepkisini çekerken öbür kesimin takdirini kazanır.
*
Ekrem İmamoğlu’nun bu atama kararı ise…
İki kesimin de tepkisini çekmeyi başaracak nitelikte…
*
– CHP’liler… “Yahu biz bu adama batakçı diyorduk, şimdi baş tacı ediyoruz” diyeceklerdir, zaten diyorlar da…
*
– AK Partililer ise… “Ya sekiz sene evvel yalan söylüyordunuz ya da bir batakçıyı ikinci adam yaptınız” diyeceklerdir, zaten diyorlar da…
*
Aynı anda hem CHP’nin hem de AK Parti’nin tepkisini alabilmek…
Ne bileyim…
Bu da az buz bir başarı değil hani. TEDİRGİN OLDUĞUM ANLAR – Çok ciddi bir yüz ifadesiyle “Seninle biraz konuşmamız lazım” dendiği an…
*
– Gözünü bana dikmiş ve bakışlarıyla beni kıyasıya eleştiren birini gördüğüm an…
*
– Az sonra fena bir şey olacak hissi veren gereğinden fazla sakin an…
*
– Hava karardıktan sonra ıssız Maçka Parkı’ndan geçerken bir çıtırtı duyduğum an…
*
– Gece yarısından sonra Tarlabaşı’ndan geçmek zorunda kaldığım an…
*
– “Size bir sunum yapmak istiyoruz” cümlesini işittiğim an…
FETHULLAH GÜLEN İÇİN EN UYGUN ÖLÜM ZAMANI
GEÇEN akşam bir şayia dolaştı sosyal medyada…
“Fetullah Gülen öldü” diye…
*
Bugünlerde ölecekse…
15 Temmuz çok uygun bir zaman gibi geliyor bana.
EBABİL KUŞLARI
İSTANBUL’a geldiklerinde genellikle Galata Kulesi’nde konaklamayı tercih eden ebabil kuşları için Galata Kulesi’nin restorasyonunun iki aylığına ertelenmesi kararı…
Şahane bir karardır.
*
Bundan dolayı Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’a çok teşekkür.
‘KİM BİLİR KADIN DA NE YAPTI’ TERÖR ÖRGÜTÜ
BİR kadın, şiddete maruz kaldıysa…
Bazı kadınlar da bazı erkekler de hep aynı şeyi söylüyorlar:
“Tamam, şiddete karşıyız ama kim bilir kadın da erkeği o hale getirecek ne yaptı?”
*
“Ne yaparsa yapsın, şiddet olmaz” diyorsun, kulak asmıyorlar. “Ne yani? Gözüne yumruğu çakacak mı?” diyorsun, dinlemiyorlar. “Bu söylediğin gerekçe oluşturmaya girer” diyorsun, hiç umursamıyorlar.
Sürekli ama sürekli hep aynı şeyi tekrar ediyor duruyorlar:
“Kim bilir kadın da ne yaptı?”
*
“Kim bilir kadın da ne yaptı” adlı bir terör örgütünün üyeleri gibiler benim gözümde.
YEŞİM SALKIM’IN KAYIŞI ATMIŞ GİBİ
ÖNÜNE gelen maske fabrikası kuruyormuş, fırsatçılık söz konusuymuş, artık bıkmışmış, “Kral çıplak” diyormuş, kendisi Atatürkçü imiş falan fıstık.
Atarlanıyor ama neye atarlandığı anlaşılmıyor. Küfür falan da ediyor arada.
*
Videosunu izledim, yazdıklarına şöyle bir baktım.
Bana bir “kayış atması” gibi geldi.
ÇEKİRDEK ÇİTLEMEK YASAK
ŞU ikisine dadandığımda kendimi asla durduramam:
– BİR: Çekirdek… İKİ: Kiraz…
*
Üsküdar’da çekirdek çitlemenin yasaklandığını öğrendiğim anda…
“Peki ya kiraz? Peki ya kiraz?” diye sayıklamaya başladım.
ALİ BABACAN ASLINDA NE DEMEK İSTİYOR?
ALİ Babacan’ın söylediği:
*
“Alkollü içkilerdeki vergi kopmuş gitmiş durumda. Bu kabul edilebilir değil.”
*
Ali Babacan’ın söylemek istediği:
*
“Bakın, bakın… Alkollü içkinin vergilerini bile sorun ediyorum. Yani ben o eski Ali Babacan değilim. Cumhurbaşkanlığı adaylığı söz konusu olduğunda artık atarsınız bir destek.”
PATRON TUTUKLANDI
RADARIMDAYDI.
Takip ediyordum.
Ve sonuçta beklediğim haber geldi:
*
“7 kişinin ölümüyle sonuçlanan havai fişek patlaması olayıyla ilgili olarak fabrikanın sahibi tutuklandı.”
*
“Fabrikanın sahibi MÜSİAD’çıymış, şuymuş, buymuş… Hiç bakmam. Adil bir tutum alınıyor mu ona bakarım” diye yazmıştım.
*
Eğer iki ustabaşının üzerine yıkılsaydı bu olay…
Asla adil bir tutum olmayacaktı.
Kamu vicdanı ciddi yara alacaktı.