Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Bakü’de düzenlenen Bağlantısızlar Hareketi Koordinasyon Bürosu Bakanlar Toplantısı’nda konuşma yaptı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) daha adil bir temsil ve artırılmış etkinlik için yeniden yapılandırılması gerektiğini belirten Bakan Fidan, “Ancak o zaman seçkin bir kulübün birkaç üyesinin (konularını) değil, tüm insanlığı ilgilendiren konuları ele alabilir” dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Bakü’de düzenlenen Bağlantısızlar Hareketi Koordinasyon Bürosu Bakanlar Toplantısı’nda konuşma yaptı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) daha adil bir temsil ve artırılmış etkinlik için yeniden yapılandırılması gerektiğini belirten Bakan Fidan, “Ancak o zaman seçkin bir kulübün birkaç üyesinin (konularını) değil, tüm insanlığı ilgilendiren konuları ele alabilir” dedi.
Bakan Fidan, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov’un davetine icabetle katıldığı Bağlantısızlar Hareketi Koordinasyon Bürosu Bakanlar Toplantısı’nda konuştu.
Azerbaycan’ın Bağlantısızlar Hareketi’nin dönem bakanlığını yürüttüğünü kaydeden Fidan, dönem başkanlığını “mükemmel şekilde yönettiği” için bu ülkeyi tebrik etti ve bir sonraki dönem başkanı Uganda’ya başarılar diledi.
Fidan, Bağlantısızlar Hareketi’nin sömürgecilikten kurtulma, silahsızlanma ve ırkçılığa karşı mücadelede çok etkili olduğunu ve kuruluşunun üzerinden 60 yılı aşkın süre geçmiş olmasına rağmen geçerliliğini koruduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanı Fidan, “(Bağlantısızlar Hareketi) Etkili çok taraflılığı ve anlaşmazlıkların barışçıl çözümünü savunmak için önemli bir platformdur.” dedi.
Bağlantısızlar Hareketi üyelerinin daha iyi küresel düzene nasıl ulaşılacağı konusundaki tartışmaya önemli katkılarda bulunduğuna dikkati çeken Fidan, bunlara Birleşmiş Milletler (BM) reformu, küresel sağlık mimarisinin iyileştirilmesi, terörle mücadele ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılmasının da dahil olduğunu söyledi.
Fidan, Bağlantısızlar Hareketi gibi Türkiye’nin de yorulmak bilmez bir barış savunucusu olduğunu belirterek, “(Ukrayna’daki) Savaşın başından beri diplomatik müzakereler yoluyla adil bir barış için çalışıyoruz. Türkiye, tüm önemli konuların görüşmelerini kolaylaştırabildi. En önemlisi Karadeniz Tahıl İnisiyatifi ile Ukrayna, Rusya ve BM’yi bir araya getirerek küresel gıda krizinin önüne geçtik.” diye konuştu.
Türkiye’nin bu inisiyatifi yaşatmaya kararlı olduğunu vurgulayan Fidan, “Barış için arabuluculuk gibi inisiyatiflere öncülük ederek uyuşmazlıkların barışçıl çözümünü gündemimizin üst sıralarında tutuyoruz. Türkiye, etkin çok taraflılığın, küresel adaletsizlikleri ele almanın anahtarı olduğuna kesinlikle inanıyor.” ifadelerini kullandı.
BM Güvenlik Konseyi’nin daha adil bir temsil ve daha yüksek verimlilikle yeniden yapılandırılması çağrısında bulunan Fidan, BM Güvenlik Konseyi’nin ancak o zaman tüm insanlığı ilgilendiren konuları ele alabileceğini söyledi.
Fidan, öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “dünya beşten büyüktür” mottosunun tüm dünyada yankılandığını dile getirdi.
Dışişleri Bakanı Fidan, İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarında tek taraflı eylemlerine hız kesmeden devam ettiğini belirterek, “İsrail tarafında, Harem-i Şerif’in statüsü ve kutsallığına yönelik radikal provokasyonlar kabul edilemez düzeydedir. Bağlantısızlar Hareketinin de bu konuda çok hassas olduğunu biliyorum.” ifadelerini kullandı.
Herkesin 1967 sınırlarına uygun şekilde başkenti Doğu Kudüs olan, İsrail’le yan yana varlığını sürdüren egemen ve bağımsız Filistin devletini desteklemesi gerektiğini belirten Fidan, “Ortadoğu’da barışın tek geçerli formülü budur.” ifadesini kullandı.
Fidan, Filistin’in egemen ve eşit bir üye olarak uluslararası toplumdaki konumunu en kısa sürede almasının önemine işaret etti.
Fidan, Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan tarafından başlatılan Sıfır Atık projesi gibi dünyadaki sorunlara dair girişimleriyle etkili çok taraflılığı güçlendirdiğini belirterek, bu yıl söz konusu projenin diğer ülkelerin desteğiyle BM politikası haline geldiğini kaydetti.
2023’ün Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılı olduğunu hatırlatan Fidan, Kurtuluş Savaşı’nın pek çok ülkeye ilham verdiğini ve şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılına girdiklerini ifade etti.
Fidan, yeni dönemde terör ve silahlı çatışmalardan ırkçılık ve iklim değişikliğine kadar küresel sorunlarla aktif olarak ilgileneceklerini dile getirdi.
Bugün Müslümanlara, Afrika ve Asya kökenli insanlara, Yahudilere ve göçmenlere olan nefretin eşi görülmemiş bir düzeye çıktığına dikkati çeken Fidan, özellikle Avrupa’da İslam’a yönelik saldırıların neredeyse bir salgın haline geldiğini belirtti.
Fidan, Kurban Bayramı’nın ilk gününde İsveç’in başkenti Stockholm’de Kur’an-ı Kerim’in yakılmasını anımsatarak, “Bunun ifade özgürlüğü bahanesiyle gerçekleşmesine izin vermek, milyarlarca kişiye açık bir hakarettir. Ancak bu nahoş görüntüler bizi yıldırmamalı. Hepimiz Azerbaycan’ın milli şairi Nizami Gencevi’nin çağrısına kulak vermeliyiz: Zorluk zamanlarında ümitsiz olma. Kara bulutlar, ak yağmur yağdırır.” diye konuştu.
Bakan Fidan, sürdürülebilir barış ve kalkınmayla daha adil ve eşit bir dünya hedefinde, Bağlantısızlar Hareketi üye devletlerinin ortağı olmaktan onur duyacaklarını sözlerine ekledi.
Haydar Aliyev’in Türkiye’de çok özel bir isim olduğunu ve her zaman saygıyla anıldığını dile getiren Fidan, Aliyev’in muhteşem bir devlet adamı ve olağanüstü bir stratejist olduğunu söyledi.
Fidan, “Onun liderliğinde Azerbaycan, uluslararası toplumun başarılı ve saygın bir üyesi olarak bugünkü statüsünü kazandı.” ifadesini kullandı. Haydar Aliyev’in ileri görüşlülüğünün bölgenin stratejik istikrarını sağladığını vurgulayan Fidan, Aliyev’in Türk birliğinin öncülerinden olduğunu ve yaşasaydı bugün Türk Devletleri Teşkilatının (TDT) uluslararası ilişkilerde yükselen güç bloku olarak ortaya çıkışını görmekten büyük gurur duyacağını dile getirdi.
Fidan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in, Haydar Aliyev’in mirasına sahip çıktığını ve vizyonunu ilerlettiğini görmekten mutluluk duyduklarını belirterek, Haydar Aliyev’in vizyonunun Karabağ’ın işgaline son verdiğine işaret etti.
Dışişleri Bakanı Fidan, “Sözlükte, Türkiye-Azerbaycan ilişkisini tanımlayacak kadar ihtişamlı ve ebedi bir kelime yok. Oysa Haydar Aliyev’in ünlü sözü ‘bir millet iki devlet’, kopmaz bağlarımızın eşsiz doğasını tanımlar. Bu, aslında bir slogandan çok daha fazlası, kardeşliğimizin, dayanışmamızın ve beraberliğimizin gerçek tanımıdır.” ifadesini kullandı.
“Bir millet iki devlet” mottosunu, Cumhuriyet’in kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Azerbaycan’ın sevinci bizim sevincimiz, Azerbaycan’ın kederi bizim kederimizdir” sözünün tamamlayıcısı olarak gördüklerini kaydeden Fidan, 20. yüzyılın başlarında Osmanlı Devleti’nin Bakü’nün kurtuluşunda ve Azerbaycan’ın bağımsızlığında çok önemli rol oynadığını belirtti.
Fidan, Azerbaycan halkının Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Türk bağımsızlık hareketine destek verdiğini, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra da Türkiye’nin Azerbaycan’ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke olduğunu hatırlatarak, Türkiye’nin Karabağ’daki Azerbaycan topraklarının kurtarılmasını tüm Türk alemi için bir zafer olarak algıladıklarını söyledi.
Dışişleri Bakanı Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev önderliğinde iki ülkenin geleceğinin her zamandan daha parlak olduğunu ifade etti. Haydar Aliyev’in mirasına değer verdiklerine dikkati çeken Fidan, doğumunun 100. yılında Aliyev’in anısına saygılarını sundu.