Dışişleri Bakanı Fidan, Münih Güvenlik Konferansı’nda Suriye’de geçiş sürecine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Almanya’nın Münih kentinde düzenlenen 61. Münih Güvenlik Konferansı’nda (MSC 2025) “Şam için Yeni Şafak: Suriye’de Geçiş Süreci İçin Beklentiler” başlıklı panele katıldı. Fidan, konuşmasında Suriye’de yeni yönetimle birlikte istikrara yönelik atılan adımlara ve bölge ülkelerinin ortak yaklaşımlarına değindi.
Fidan, Suriye konusunda yıllar sonra sorunları çözme fırsatı yakalandığını belirterek, “Bölge ülkeleri olarak ortak ilkelerimiz var. Komşu ülkelere yönelik tehdit görmek istemiyoruz. Terörizmin gelişmesini ve kendine zemin bulmasını istemiyoruz. Azınlıkların kötü muamele görmesini istemiyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve siyasi egemenliğinin sağlanmasını istiyoruz. Kapsayıcı bir yönetim görmek istiyoruz” dedi.
Fidan, Suriye’de istikrarı sağlamada en önemli konulardan birinin silahlı grupların birleştirilmesi olduğunu vurgulayarak, “Bizim anlayışımıza göre, herhangi bir ülkede yalnızca bir yasal silahlı kuvvet olmalıdır” ifadelerini kullandı.
Silahlı grupların tek bir milli ordu altında birleşmesi gerektiğini belirten Fidan, bu tür yapıların bölgeye kaos ve istikrarsızlık getirdiğini yaşayarak öğrendiklerini söyledi.
Muhaliflerin kontrolü altındaki nüfusu korumak için askeri adımlar attıklarını hatırlatan Fidan, “O dönemde yaklaşık 5 milyon insandan bahsediyorduk. Bugün, korumak için orada olduğumuz tüm insanlar, Allah’a şükür ki, ülkeyi hep birlikte yönetiyorlar. Umarım onları parlak bir gelecek bekliyordur” dedi.
Fidan ayrıca, Suriye’nin terörle mücadelede Türkiye’nin yanında olması gerektiğini belirterek, “PKK/YPG, Suriye ve tüm bölge için DEAŞ gibi büyük bir tehdittir” değerlendirmesinde bulundu.
ABD’nin Suriye’deki varlığına ilişkin de konuşan Fidan, DEAŞ mahkumlarının tutulduğu bölgelerle ilgili sorunlara dikkat çekerek, “DEAŞ mahkumlarını hapse atacak başka bir yer yok. Ancak bu insanların ülkenin üçte birini işgal etmesine, petrol ve gaz sahalarının üzerinde oturmasına izin veremezsiniz” ifadelerini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump yönetimiyle de bu konuları görüştüklerini belirten Fidan, “Önceki yönetimle de detaylı görüşmeler yapmıştık. Ancak şimdi Trump yönetimi yeni yeni oturuyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile ilk yüz yüze görüşmemi gerçekleştirdim. Umarım anlaşmaya varırız” dedi.
Fidan, Türkiye’nin bölgedeki desteğinin Suriye’nin egemenliği üzerinde bir hak iddia etmek anlamına gelmediğini vurgulayarak, “Bölgede tahakküm kültürünü geride bırakmalıyız. İşbirliği, saygı, dayanışma ve egemenlik haklarına bağlılık kültürünü yerleştirmeliyiz” dedi.
Suriye’nin geleceği konusunda iyimser olması gerektiğini belirten Fidan, bölgedeki istikrarın sağlanması için ortak hareket edilmesi gerektiğine işaret etti.