MHP lideri Bahçeli’den Tunç Soyer’e sert tepki: İflah olmaz bir cahillik

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İzmir’deki 9 Eylül törenlerinde yaptığı konuşma için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i sert sözlerle eleştirdi. Bahçeli “Vatan topraklarına kanlı çizmeleriyle basan müstevlilere tek kelime edemeyen bugünün işbirlikçi siyasetçilerin, 9 Eylül 1922 tarihinin 100’üncü yıl dönümünde tarihimizi düşman gözüyle yorumlaması iflah olmaz bir cahillik, tedavisi imkansız devşirme hastalığıdır” dedi.

MHP lideri Bahçeli’den Tunç Soyer’e sert tepki: İflah olmaz bir cahillik
Yayınlama: 10.09.2022
1
A+
A-

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İzmir’deki 9 Eylül törenlerinde yaptığı konuşma için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i sert sözlerle eleştirdi. Bahçeli “Vatan topraklarına kanlı çizmeleriyle basan müstevlilere tek kelime edemeyen bugünün işbirlikçi siyasetçilerin, 9 Eylül 1922 tarihinin 100’üncü yıl dönümünde tarihimizi düşman gözüyle yorumlaması iflah olmaz bir cahillik, tedavisi imkansız devşirme hastalığıdır” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ‘741’inci Söğüt Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenlikleri’ nedeniyle yazılı açıklama yaptı.

400 çadırlık bir Türkmen beyliğinden cihan imparatorluğuna gidilen süreçte, Söğüt’ün eşsiz bir stratejik konumu, emsalsiz bir jeopolitik şartları, desteği olduğunu aktaran Bahçeli, “Büyük ceddimiz Ertuğrul Gazi ile başlayan gelişme, müteakip çağlarda yalnızca Türklerin değil, dünya tarihinin de akışını değiştirecek dinamikleri peş peşe tetiklemiştir. 624 yıllık cihanşümul bir kudrete Söğüt’ten atılan inançlı adımlarla ulaşılmış, coğrafyalar Türk milletinin muazzam atılımlarıyla yeni baştan biçim ve şekil almıştır. Bu muvaffakiyet hali, ilhamını Oğuzlar’ın gücünden, duasını Hayme Ana’dan, desteğini Gündüz Alp’ten alan Ertuğrul Gazi’yle ivme kazanmıştır. Ertuğrul Gazi ve onun yeşerttiği anlayış, önceki dönemlerin çapsız kavgalarından, derin ihtilaflarından ders ve sonuçlar çıkarmış, çatışarak, çarpışarak, cepheleşerek, bölünerek, ayrışarak, farklılaşarak büyük ülkülere ulaşılamayacağını kavramıştır” ifadelerini kullandı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer İzmir’de 9 Eylül etkinlikleri kapsamında yaptığı konuşmanın bir bölümünde “Yüzyıl önceydi. Bu toprakları yönetenler gaflet, delalet ve hatta hıyanet içindeydi. Gençleri, kadınları, çocukları, geleceği hiç düşünmediler. Sadece ve sadece saraylarındaki saltanatı korumak için bütün bir milleti ateşe attılar. İnsanlık onurumuzu, bağımsızlık tutkumuzu ve yaşam hakkımızı ayaklar altına aldılar, teslim oldular” demişti.

Osman Gazi’yle birlikte, Anadolu Türkmen boylarının içine düştükleri karanlık ve kargaşa fanusundan kurtulmaya başladığına işaret eden Bahçeli, “Daha büyük hedeflerin etrafında halka halka birleşmenin çare ve yollarını aramaya koyulmuşlardır. Söğüt’e tutunan bir filizin, gövdesi ve dallarıyla her tarafa ulaşan koca bir cihan devletine ulaşmasındaki sır, kardeşliğin ve kaynaşmanın sağlanması, insanı merkezine alan adaletli yönetim ruhuyla taçlanmasında saklıdır. Bu hayranlık uyandıran ruh, birliği ve dirliği bozulmuş Anadolu coğrafyasında vücut bulan bir uç beyliğinden, çağ açıp çağ kapatan bir ihtişama ulaşılmasını da temin etmiştir. Ertuğrul Gazi’yle birlikte başlayan asırları aşan yolculuk, Osman Gazi’yle sınırlarını zorlamış, Orhan Gazi’yle devletleşmiş, Murat Hüdavendigar’la imparatorluk seviyesine terfi etmiştir. Son tahlilde Kanuni Sultan Süleyman ile zirveye taşınmıştır. Yalnızca batıyla sınırlı kalmayan Türk’ün ilerleyişi, fırsat ve zemin buldukça doğuya da yönelmiş, hatta Afrika’ya kadar ulaşmayı başarmıştır” değerlendirmesinde bulundu.

 ‘TEDAVİSİ İMKANSIZ DEVŞİRME HASTALIĞI’

“Dönemin jeopolitik şartlarının gereği olarak Söğüt’ü yurt tutan 400 çadırlık Türkmen varlığı, iç çelişkilerin aşıldığı takdirde dünya üzerinde nasıl bir küresel güç mertebesine vasıl olunacağını da açıklıkla göstermiştir” diyen Bahçeli, mesajına şöyle devam etti:

“Bugün de korkulan esasen budur. Büyük Türk milletinin tarihi tekerrür ettirerek böylesi bir mevkiye erişmesini sekteye uğratmak maksadıyla alçak tertipler planlanıp tatbik edilmektedir. Tuzaklar kurulmakta, karanlık oyunlar sahnelenmektedir. Ecdadımıza ve tarihimize hakaretler edilmektedir. Vatan topraklarına kanlı çizmeleriyle basan müstevlilere tek kelime edemeyen bugünün işbirlikçi siyasetçilerin, 9 Eylül 1922 tarihinin 100’üncü yıl dönümünde tarihimizi düşman gözüyle yorumlaması iflah olmaz bir cahillik, tedavisi imkansız devşirme hastalığıdır. Geldiğimiz bugünkü aşamada, Türkiye’miz Söğüt müktesebatıyla, Ertuğrul Gazi neslinin onuruyla bütün iç ve dış tehditlere direnmekte, çok şükür zalim ve zillet kuşatmayı her noktadan parçalamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, Türk milletinin yüksek yönetim mirasının bir devamı, yüzyıllardır milli vicdanda taşınan kutlu veraset zincirinin son halkasıdır. Bu şuurdan mahrum gafillerin ecdadımıza karşı nefret ve ihanet suçu işlemesi fıtratlarının gereğidir. Bununla mündemiç olmak suretiyle, son zamanlarda muhatap kaldığımız sıkıntılar, iç ve dış işgal cephesinin genişleyen tahrikleri dünden devraldığımız tarihi mirasa alenen husumet beslendiğini de göstermektedir. 400 çadırlık Türkmen ruhuyla, aynı şekilde dünyaya meydan okuyan milli varlıkla her neviden düşmanca muameleye karşı duracağımız herkesçe çok iyi bilinmelidir. Sultan Alparslan’la başlayan ve Ertuğrul Gazi’yle birlikte hakimiyetimizin daha da tescillendiği Anadolu coğrafyası uğruna verdiğimiz şehitlerle beraber vatan yapılmıştır. Böylelikle Türksüz Anadolu arayışındaki Haçlı zihniyetine yönelik en kati ve keskin cevap verilmiştir. Yüzyıllardır hapsoldukları karanlık mahzenden çıkmak için uygun zaman kollayanlar, Türk milletinin hayat hakkını gasp etmek için projeler hazırlayanlar şimdilerde tekrar doğrulsalar da kaybetmeye mahkum oldukları kaçınılmaz bir hayat ve tarih gerçeği olarak karşımızdadır. Elbette dün içimize fitne sokmaya çalışan tekfurlara, Türk milletini yok etmeyi hedefleyen zalim ve zillet emellere nasıl muktedir duruş gösterilmişse bugün de bu büyük milletin iradesinin yeniden şahlanarak hak edenlere Osmanlı’nın şamarını indireceği muhakkaktır. Hiç kuşkusuz inancımız ve beklentimiz de budur.”

Kaynak: DHA

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.