İngiliz The Guardian gazetesi yayınladığı bir haberinde,
İngiliz The Guardian gazetesi, Türkiye’nin Libya’da etkisini artırmak için Trablus hükümetine bağlı orduya verdiği desteği haberleştirdi.
“ERDOĞAN DEVREYE GİRDİ”
İngiliz gazetesine göre UMH, Libya’nın doğusundaki paralel hükümetin, kendi oluşturduğu Libya Ulusal Ordusu’nun komutanı olarak görevlendirdiği General Halife Hafter’e karşı savaşıyor. Hafter’in destekçileri radikalliğe karşı savaştığına inanıyor. UMH’yi desteklemese bile Hafter’e mesafeli yaklaşanlar da var. Onlar da Hafter’in, tıpkı Kaddafi gibi bir militarist diktatör olma yolunda ilerlediği görüşünde. Hafter’in en büyük destekçileri de Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Rusya’nın paramiliter kuruluşunu Wagner Grubu, Mısır, Suudi Arabistan, Ürdün ve Fransa. Savaşa katılan Sudanlı ve Suriyeli paralı askerler de var. Hafter, Nisan 2019’da UMH’ye karşı yeni ve geniş çaplı bir operasyon başlattı. Bu çatışmalar, 2011’de Kaddafi’yi deviren NATO destekli savaş sonrası ülkenin en yıkıcı savaşı görmesine yol açtı. 2019 sonunda Hafter güçleri başkent Trablus’a çok yaklaşmıştı. Hafter Trablus’u ele geçirmeye doğru ilerlerken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan devreye girdi ve ilk kez Trablus hükümetine verdiği desteğin çapını genişletti. Arka arkaya Doğu Akdeniz’deki rakiplerine karşı deniz yetki alanları ve askeri işbirliği anlaşmaları imzalandı.
“ANKARA’NIN ATTIĞI BU ADIM ÇOK ZEKİCE”
Gazeteye konuşan Trablus merkezli düşünce kuruluşu Sadık Enstitüsü’nün direktörü Anas El Gomati, “UMH’ye askeri ve diplomatik destek çok kısıtlıydı, ancak doğal gazdan elde ettiği gelir yeterince fazlaydı” diyerek o dönem UMH’nin durumunu İngiliz gazetesine anlattı: “Ankara’nın attığı bu adım çok zekice. Trablus’u destekleyerek Ankara, Kaddafi zamanında imzalanan ancak savaş sonrası yarıda kalan milyarlarca dolarlık inşaat sözleşmelerinden alması gereken ücretleri de geri almaya çalışıyor. Hem de bu destek sayesinde savaş bittikten sonra ülke yeniden inşa edilirken de Türkiye ilk devreye giren ülke olacak”
“TÜRKİYE BU POLİTİKASIYLA YALNIZLAŞIYOR AMA BU POLİTİKA SAHADA İŞE YARIYOR”
İngiliz gazetesi, Ankara’nın bu hamlesinin Türkiye’de destek bulmadığını iddia eden ve dünya sahnesinde Türkiye’yi daha da yalnız bırakan bir hamle olduğunu yazıyor ancak ne şekilde olursa olsun işe yaradığını belirtiyor: “Türkiye’nin askeri teçhizatları, drone teknolojisi, sahadaki Suriyeli askerler ve Türk askerler, Hafter’in kazanımlarının Ocak ayından itibaren durmasını ve ardından Hafter’e bağlı güçlerin geri çekilmesini sağladı. Bu hafta kilit konumdaki bir hava üssü ve Asabaa kasabasının kontrolü Trablus hükümetine bağlı orduya geçti. Hafter, Trablus’taki cephe hattından kısmen çekildiklerini açıkladı.”
Gazete, askeri anlaşmanın yanı sıra deniz yetki alanları anlaşmasının da işe yaradığını söylüyor: “Diğer Akdeniz ülkelerinin canını sıkan bu anlaşma, Libya ve Türkiye arasındaki deniz sınırını belirliyor ve bu sınır, Yunanistan’ın hak iddia ettiği sulardan geçiyor. Avrupa Birliği de Ankara’yı, Kıbrıs çevresinde Türkiye’nin yürüttüğü sondaj çalışmalarına karşı daha fazla yaptırım uygulamakla tehdit ediyor.”
TÜRKİYE REST ÇEKTİ
Bu hafta Türkiye’den ve Hafter’in tarafındaki Libyalı yetkililerden karşılıklı tehditler geldi. Hafter’in hava kuvvetleri komutanı, yeni bir hava operasyonunda Türkiye’ye bağlı üslerin hedef alınacağını söyledi. Türkiye, “bunun çok ağır sonuçları olacağını” söyledi ve “Hafter unsurlarının meşru hedef haline geleceğini” duyurdu.
“TÜRKİYE BÜYÜK BİR KUMAR OYNUYOR AMA ERDOĞAN RİSK ALMAKTAN KORKMADIĞINI KANITLADI”
Gazete, makaleyi şu ifadelerle bitiriyor: “Türkiye’nin Libya’daki savaşı aslında çok büyük bir kumar. Ancak 17 yıldır ülkeyi yöneten Erdoğan, bugüne kadar risk almaktan hiç korkmadığını kanıtladı. Akdeniz’in suları daha da ısınıyor.”